Hepatit B
Hepatit B, aynı adla anılan (hepatit B virüsü) virüse bağlı olarak karaciğerde gelişen olayların adıdır. Özellikle güney avrupa, doğu ve uzak doğuda görülme sıklığı oldukça fazla bir hastalıktır. Batıda ise nispeten daha az görülür. Ülkemiz de bu açıdan orta derecede riskli bir kuşakta yer alır.
Nasıl bulaşır? Hepatit B virüsü kan ve kan ürünleri ile bulaşır Ayrıca, virüs hepatit B’li hastanın vücut sıvılarında da (tükürük, idrar…) bulunabilir. Bulaşma, virüsün bir şekilde sağlam insanın kanına karışması ile olur. Dolayısıyla virüsü taşıyan sıvının (kan veya diğer vücut sıvıları) kişideki bir yara ile temas etmesi gereklidir. Hastalık oral yol ile, yani bulaşık maddelerin (yiyecek içecek) ağızdan alınması ile bulaşmaz.
Sık bulaşma yollarından biri uyuşturucu kullanımıdır. Aynı iğnenin birkaç kişi tarafından kullanılması ile hastalık kişiden kişiye taşınabilir. Eğer kişiye, herhangi bir nedenle kan veya kan ürünü nakli yapıldıysa ve bunların içinde virüs var ise bulaşma kaçınılmazdır.
Bu nedenle günümüzde nakil için hazırlanan kanlar çok sıkı test edilmektedir. Hepatit B virüsünün bulaşım yollarından biri de cinsel ilişkidir. Bu nedenle güvenli seks konusunda dikkatli olunmalıdır (ör: prezervatif kullanımı).
Kullanılan aletler usulüne uygun temizlenmez veya yenisi ile değiştirilmez ise; dövme, manikür pedikür, cerrahi veya diş girişimleri, akupunktur gibi olaylar da hastalığı bulaştırabilir. Ortak diş fırçası, başkansının traş bıçağını kullanma gibi kan bulaşması muhtemel eşyalar da tehlikelidir. Hepatit B li anne doğum sırasında hastalığı çocuğuna bulaştırabilir. Hastalık okul ve iş hayatı gibi normal günlük aktiviteler ile bulaşmaz.
Hepatit B Virüsü bulaşan bir insanı bekleyen olaylar nelerdir?
Virüs bulaşan insanların büyük çoğunluğunda ağırlığı değişen hastalık gelişir. Biz buna hepatit diyoruz. Bir kısmı hastalığı fark etmeden olayı ayakta geçirir, bir kısmında nezle grip gibi hafif rahatsızlıklar olur, bir kısmı ise halsizlik sarılık (göz akları ve cildin sarı renk alması) gibi ağır hastalık bulguları ile yatak istirahati veya hastane bakımı gerektirir. Bu kişilerde hastalık geçer.
Vücudun bağışıklık sistemi virüse karşı silahlanır ve bu silahlar ile kişi virüse karşı bağışıklık kazanır ve bir daha hastalanmaz. Ancak erişkin hastaların yaklaşık %10’unda bağışıklık gelişmez ve olay kronik (uzun süreli ve ilerleyici) hepatit haline döner. Böyle kişilerde karaciğerde hasar ilerler ve sonunda yıllar içinde siroz veya karaciğer kanseri gelişebilir.